Bir Küre şeklinde olan Dünyamızın kuzeyinin en uç noktasında kuzey kutbu

güneyinde ise güney kutbu bulunmaktadır . Kutuplar Dünya'nın en soğuk bölgeleridir çünkü Dünya'nın Güneş'e en uzak noktaları kutuplardır .
Atmosferin katmanlarından 1 . kat olan TROPOSFERin kalınlığı kutuplarda 8 kmdir .
Dünya'nın ekvatoru ile kutupları arasında yaklaşık 100°C'lik bir ısı farkı vardır . Eğer böyle bir ısı farkı fazla engebesi olmayan bir yüzeyde gerçekleşmiş olsaydı

hızı saatte 1000 km'ye varan fırtınalar Dünya'yı allak bullak ederdi .
Dünya'nın ekseninin 23°27'lık eğimi

kutuplarla Ekvator arasındaki atmosferin oluşmasında engel oluşturabilecek aşırı sıcaklığı önler .
Eğer bu eğim olmasaydı

kutup bölgeleriyle ekvator arasındaki Sıcaklık farkı çok daha artacak ve yaşanabilir bir atmosferin var olması imkansızlaşacaktı .
İşte kutuplardaki yaşamla ilgili bazı bilgiler:
Kutuplarda yaşayan insanlara Eskimolar denir . Bakın işte yanda bir eskimo duruyor . Eskimolar buzdan yaptıkları evlerde yaşarlar . Vücutları soğuğa dayanıklıdır .
Kutuplarda her yer karla ve buzlarla kaplıdır . Kutuplarda sık sık Kar fırtınaları olur . Eskimolar Buz tutmuş sulardaki buzu kırıp balık avlayarak beslenirler .
Kutuplardaki buzlu sularda yaşayan balıkların neden donmadığını hiç merak ettiniz mi? Bu balıklar

derilerindeki buz kristallerinin sıcaklığını -20°C'ye düşüren bir proteini üreten gene sahiptirler . Bu Protein buz kristallerindeki Oksijen moleküllerine bağlanarak genleşmelerini engeller . Yani canlının donmasını önler .
Kutup ayısı geniş

düz ve tüylü pençeleri ve kaygan olmayan Ayak tabanları ile buz üzerinde çok süratli koşabilir . Kutupların soğuk ikliminde kalın bir kürke sahip olan kutup ayılarının derilerinin altındaki 10 cmlik yağ tabakası soğuğun onları etkilememesini sağlar . Böylece buzlu sularda saatte 10-11 km hızla

2000 km uzağa kadar yüzerek gidebilirler . Allah beyaz kutup ayılarına çok güçlü bir koku alma yeteneği vermiştir .
Bu sayede 1 . 5m kalınlığındaki kar tabakasının altında saklanan bir fok balığının kokusunu bile rahatça algılayabilirler . Üstelik gözlerinde zara benzeyen bir gözkapağı daha vardır . Bu kapak onlar için bir nevi "güneş gözlüğü" görevi görür ve onları kar körlüğüne karşı korur .
Fok balıkları hayatlarının büyük bir kısmını suda geçirirler . Foklar suda ve buzda hiç üşümezler . Çünkü kürkleri ve vücutlarında depoladıkları yağ onları soğuktan korur . Yavrular doğduklarında bebek yağı denilen bir yağla kaplı olarak doğarlar .
Küçücük vücutları bu yağ sayesinde sürekli sıcak kalır . Fok

yavrusunu doğurduktan sonra ona bir tanışma öpücüğü verir . Bu öpücük sayesinde yavrusunun kokusunu tanır ve onu başka yavrularla hiç karıştırmaz . Penguenler

Güney Kutup Bölgesi'nde yaşarlar . Bu hayvanların Vücut sıcaklığı
40°C

yaşadıkları ortamın sıcaklığı ise -40°C'dir .
Bu da penguenlerin

80°C'lik bir sıcaklık farkına dayanmaları demektir . Bunu sağlayan

hayvanın derisinin altında bulunan kalın yağ tabakasıdır . Bu tabaka

vücut sıcaklığının kaybolmasına engel olur .
Paytak paytak yürüyen penguenler aslında bir kuş türüdür ama uçamazlar . Üstelik onların ayaklarına giyecek ayakkabıları da yoktur . Ama buz üstünde kaymadan kolaylıkla yürürler . Ayrıca

evleri de olmayan penguenler buz üstünde yaşarlar . Soğuktan korunmak amacıyla

kümeler halinde toplanarak birbirine adeta yapışan 400 bin üyeli penguen topluluğu mükemmel bir dayanışma örneği sergiler . Aldıkları bu önlemle sıcaklığın devamlılığını sağlayarak ısı kaybını yarıya düşüren sevimli penguenler

kümenin dışında kalanları da sırayla aralarına alarak onların da ısınmalarını sağlarlar . Penguenlerin hepsi birbirine benzer . Eşlerini

yavrularını

yavrular da anne babasını seslerinden tanırlar . Unutmayın

aklı ve zekası olmayan bir penguenin 400 bin penguenin arasından birini belirleyip

onun sesini tanıyabilmesi Allah'ın gücünün

merhametinin ve yaratışındaki üstünlüğün bir başka göstergesidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder